Koronavirüs sebebi ile 23 Nisan’da Bursa’da hastaneye kaldırılan 5 yaşındaki Kasım Toktaş’ı hastalık değil babası Cevher Toktaş’ın öldürdüğü ortaya çıktı.
Bursa’da kan donduran bir olay yaşandı. Daha önce Süper Lig’de Hacettepe forması giyen, şimdi ise bölgesel amatör lig takımlarından Yıldırımspor’da forma giyen Cevher Toktaş’ın 5 yaşındaki oğlu Kasım Toktaş’ı boğarak öldürdüğü belirlendi.
2008-2009 sezonunda Süper Lig’de Hacettepe forması giyen Kasım Toktaş, oğlunu yüksek ateş ve öksürük şikayetiyle hastaneye götürdükten sonra yanında refakatçı olarak kaldığını, aynı gün odadan çıkıp, oğlunun fenalaştığını söyledi.
Doktorların müdahale ettiği Kasım Toktaş, yoğun bakım ünitesine alındı. Ancak küçük Kasım, yaklaşık 1,5 saat sonra tüm çabalara karşın kurtarılamadı.
Ölüm raporunda ‘nefes yetersizliği’ nedeniyle hayatını kaybettiği yazılan Kasım, bir gün sonra Hamitler Mezarlığı´nda toprağa verildi.
Olaydan 11 gün sonra polis merkezine giden Cevher Toktaş, oğlunu öldürdüğünü itiraf etti. Toktaş’ın ifadesinde şöyle konuştuğu belirtildi:
– Olaydan 2 hafta önce oğlum öksürmeye başlamıştı.
– Koronavirüs tedbirlerinden dolayı oğlum Kasım’a virüs bulaşır korkusuyla hastaneye götürmedim.
– Rahatsızlığı artınca annemin otomobiliyle Dörtçelik Çocuk Hastanesi’ne götürdüm.Doktor, Kasım’ı koronavirüs şüphesiyle hastaneye yatırdı. Oğlumun yanında refakatçi olarak kaldım. Oğlum hastaneye yattıktan 2 saat sonra, odada ikimiz birlikteyken sinir krizi geçirdim.
– Yatakta sırt üstü yatan oğlumun üstüne yastık bastırdım. Yaklaşık 15 dakika boyunca yastığı hiç kaldırmadım. Bu arada oğlum çırpınıyordu. Ancak ben yastıkla baskıya devam ettim. Daha sonra oğlum hareketsiz kalınca yastığı çektim.
– Şüpheleri üzerimden atmak için, ‘doktor’ diye bağırmaya başladım. Ardından doktor ve sağlık görevlileri odaya geldi. Onlar da gelip oğluma müdahale ederek, yoğun bakım ünitesine aldılar. Oğlum 1,5 saat yoğun bakım ünitesinde kaldıktan sonra ölüm haberini aldım.
– Kasım’ın ölüm haberini aldıktan sonra ne eşime ne de anne, babama oğlumu öldürdüğümü söylemedim. Cenazesini bir gün sonra hastaneden alarak, Hamitler Mezarlığı’nda toprağa verdik. Herkes oğlumun hastalıktan dolayı öldüğünü düşünüyordu. Eşim ve babam oğlumu benim öldürdüğümden habersizdi.
– 4 Mayıs’ta akşam saatlerinde eşimle birlikte evimizde otururken, bir anda olup bitenleri düşündüm ve rahatsız oldum. Eşime, `benim biraz işim var´ diyerek evden çıktım. Çarşı Polis Merkezi´ne giderek olayı oradaki görevlilere anlattım.
– Benim 2 oğlum var. Ölen küçük oğlumu doğduktan sonra hiç sevemedim. Neden sevmediğimi de bilmiyorum. O gün oğlumu boğarak öldürmemin sebebi, sadece onu sevmemektir.
– Herhangi bir sağlık problemim ya da ruhsal bir sıkıntım yok. Eşim ve diğer çocuğumla aramda herhangi bir sıkıntı yok. Oğlumun normal öldüğünü suç uydurarak üstlenmiş değilim, gerçek neyse onu söylüyorum. Oğlumun ölümü ihmal sonucu olmamıştır. Oğlumu kendim boğarak öldürdüm.
Toktaş itiraflarından sonra tutuklanarak cezaevine gönderilirken, Kasım Toktaş’ın çıkarılan cansız bedeni, otopsi yapılmak üzere Bursa Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.