Galatasaray Başkanı Ünal Aysal, Kanaltürk’te yayınlanan Top Bizde isimli programa katıldı. Aysal iki sezon önce takımdan ayrılan Arda Turan’ın Galatasaray’a geri dönmek istediğini ve kendisinin de böyle bir niyetinin olduğunu vurguladı. Aysal’ın açıklamaları şöyle;
“Arda konusunda bir niyet var. Ben Atletico Başkanı ile görüştüm. Hocası göndermek istemiyor. Arda muhakkak gelmek ister. Simeone izin verirse, alırız. Ben gelmesini isterim. Transferi bir yemeğe bakar. Arda’nın dışarıda bu tecrübeyi yaşaması gerekiyordu. Bence yaşadı. 2 sene önemli bir zaman. İspanya’da bir sene daha kalması zaman kaybı olur. Bizde bu zamanı daha iyi değerlendirebilir. Hoca tabii ki ister. Hatta ben gönderdiğim için bana biraz da kızdı. İsteriz tabii ki gelmesini. Arda bu sezon geri dönebilir, bu da kimse için sürpriz olmasın. Ama başkanları antrenörün bırakmak istemediği 3 oyuncudan bir tanesi dedi.”
“Devlet tarafından Fenerbahçe lehine yapılmış bir sürü yardım var ve bunlar belgeler halinde bizde mevcut.”
“Terim Melo’yu isterse onu takımda tutarım.”
“Kimse kimseyi suçlayamayacak. Galatasaray, başladığı yerde değil. Makine yürümeli. Ben olmayabilirim. Başka bir ekip gelip devam edebilir. Şampiyonluğun elimi kuvvetlendirdiğini söyleyebilirim. Hocanın eli zaten sağlam. Hocayla hiçbir sorunumuz yok. Yanlış bir izlenim var. Beraber çalışan insanların anlaşamadığı konular olabilir.”
“Değişik kültürlerden geliyoruz. Farklı bakış açıları olabilir. Ama hiçbir sorunumuz yok. Samimi olarak söylüyorum. Bir sorun olmadı. Benim bilmediğim, hocanın söylediği bir sorun olabilir. Hocanın zaman zaman mutsuz olduğu olabilir. Oyuncuları idare etmek kolay değil. Taraftar var işin içinde. Bu yıpratıcı bir durum. Objektiflerin önünde olursanız tabii ki yıpranacaksınız.”
“Selçuk ve Muslera çok iyiydi. Eskiden top kaleye gidince korkardık. Selçuk beni çok tatmin eden bir oyuncu. Sneijder’in ayağına top gelince heyecanlanıyorum. Ben Amrabat’ı da takımı ateşleyen, hareketlendiren bir oyuncu olarak görüyorum.”
“Bazen oyuncuyu 5 dakikada da alabilirsiniz. Biz Moratti’yle 1 saat 15 dakika görüştük. Son 15 dakika Sneijder konusu açıldı. Biz “Kızınızı verir misiniz?” diye sorduk. Onlar da kabul etti. Benim her davranışım samimidir. Samimi bir ortam içinde gelişti. Moratti de bu durumdan memnun biz de memnunuz. İş adamları aralarında sözle iş yaparlar. Biz sözle hallederiz işlerimizi. Moratti de böyle bir adam. Başka birisi gelip bana bunu söylerse, nasıl söylediğine bağlı olarak gerçekleşebilir tabii.”
“Sneijder olayı benim biraz desteklediğim bir alışverişti. Ama hoca buna karşı çıkmadı. Hocanın listesinde de vardı. Ben futbolu çok iyi bilen bir yönetici değilim. Hocanın istemediği oyuncuyu tabii ki almam.”
“”Benim beklentim; eğer iyi hazırlanırsa Sneijder, yeni Hagi olabilir. Takımı içinden yöneten bir oyuncuydu. Bence bu oyuncu da Drogba. Bunu da çok iyi yapıyor. Bir orkestra şefi gibi takımı yönetiyor. Hocanın talihsiz bir şekilde ceza almasından sonra Drogba çok etkili oldu.”
“Malouda, çilek olmaz. Hoca isterse eğer tabii alabiliriz. Çok deneyimli bir oyuncu, her takımda oynayabilir tabii. Pazartesi hocayla görüşeceğiz. Elimizde güzel bir liste var. Buradan bakacağız.”
“Kolo Toure’yi geçen sene düşünmüştük. Bu sene olmadı. Bütün takımlar yaşlanmaya karşı önlemler alıyor. Biz de bunu yapmak zorundayız. Genç oyuncular yönünde kullanacağız tercihimizi. Tabii çok iyi deneyimli bir oyuncu olursa olabilir. Chedjou ile ilgiliyiz. Eksiğimizi tamamlayabilecek bir oyuncu. Ama henüz masaya oturup iş adamı sohbetine dalmadık.”